Başka bir vedanın yüzü zuhur eder.
Her ayrılığın rengi başkaymış.
Her gidenin verdiği hüzün, estirdiği meltem…
Sapsarı kirpiklerinden akıp gitti zaman.
Hışıltılı bir rüzgar savruldu tam da orta yerinden zamanın.
Bugün günlerden küskünlük…
Bugün günlerden hüzün…
Bugün günlerden yalnızlık…
Tam da orta yerinden ayrıldı büyük davam.
Dağılırken en ücralara, inceden maraz aldı gönlümün
yalnızlık tarlaları.
Bereketini kara toprakla buluşturdu son yolculuk.
Bugün günlerden bilinmezlik…
Bugün günlerden mutsuzluk…
Bugün günlerden ayrılık…
Olgunlaşmamış ne kadar gözyaşım varsa düştü yanaklarımdan.
Tecrübesizce tecrübe ettiğim vakitsizlik hastalığına son
damlamı düşürdüm
Ve yeniden yeşereceğimden öylesine umutsuzca en dibe doğru
yürüdüm…
Uzayan her yolun aksinde parlayan gün ışığım,
Yokluğunu varlık edip ağır bir yara gibi taşıyorum.
Işığın bile yorduğu, havanın bile soludukça zora soktuğu bir
hayatın anlamsızlığında,
Ben…
Ben sadece seni özlüyorum…
Özlemek ne demekmiş şimdi anlıyorum…
-Sözde Yazar-