10.10.2014

Oysa...

Bir fıstıklı helva bir de sen vardın hatıralarımın içinde vazgeçilmezim. Hatırladıkça tebessüm ettiğim, keşke dediğim, özlediğim… Artık ne fıstıklı helvaların fıstığı eskisi gibi ne de sevgililerin... Tadını unutmadığım özlemler türüyor içimde bir yerlerde ve sonra savaş ilan ediyor olağan hayatımın her raddesine... Su olup akmak, rüzgar olup esmek istiyorum yamacına. Sonra soruyorum kendime ya O özlemiyorsa? Sahi tek taraflı özlemlerin tatlılığı paylaşılabilir bir şey mi? Korkuyorum… Helvayı tercih ediyorum… Çünkü seni tercih etmek bu denizin sularını bulandırabilir, kırabilir, incitebilir. Ki sen benim çocukluğumun büyük gölgeli ismi, küçücük dünyamın büyük insanı, oyuncaklarımın ortağı, ipmin ucunu tutan karşı taraf, sökülen dizlerimin cankurtaranı, tatlı çocukluğumun huysuz, asi, sivri tarafı. Özlüyorum seni. Onca hengâmenin içinde seni de özlemeye zamanım var benim. Aynı gök kubbenin altında aynı özlemlerin insanları değil miyiz hepimiz?!...


~Sözde Yazar~